Kollejenöz kolit
• İlk kez 1976’da Lindstrom tarafından ifade edilmiştir. Oldukça nadir bir durumdur. Kronik sulu ishali olup görüntülemelerde ve kolonoskopik incelemede herhangibir patoloji tespit edilemeyen kişilerde akla gelmelidir.
• Bu hastalarda görünür mukozal hasar olmadığı halde kolonun çeşitli bölgelerinden rastgele biyopsiler alındığında tipik inflamatuvar değişiklikler olduğu anlaşılır. Belirgin mukozal harabiyet olmaması nedeni ile dışkı kansız ve mukussuz olur.
• Mikroskopik kolit olarak ta adlandırılmıştır.
• Biyopside kolonik epitelde lenfositik infiltrasyon olduğu görülür.
• Subepitelyal kolajen yapıda belirgin kalınlaşma göze çarpar.
• İshalin kolajen birikiminden çok inflamasyona ikincil geliştiği düşünülmektedir.
• Benzer şekilde ince barsak tutulumu da görülmektedir.
• Bazı vakalarda mukozadan sekrete edilen vasküler endoteliyal büyüme faktörü (VEGF) düzeylerinde belirgin artış olduğu tespit edilmiş, bunun fibrozis gelişiminden sorumlu olabileceği ileri sürülmüştür.
• Toplumda görülme sıklığı 19/100 000 olarak bulunmuştur. Bu sıklık ilerleyen yaşla birlikte artmaktadır.
• Kadınlarda erkeklere göre 20 kat daha fazla görülmekte.
• Çoğunlukla 40 yaş üstünde karşılaşılmakta.
• KLİNİK:
– Çoğunlukla kansız ve mukussuz sulu ishal.
– Bazen ince barsak tipinde bol miktarda olabilmekte (~ 1500 cc).
– Çoğunlukla uzun süre irritabl barsak sendromu olarak takip edilmekte, bu nedenle tanı gecikmektedir.
– Vakaların >%40’ında kilo kaybı ortaya çıkmakta.
– Gaita inkontinans olabilmektedir.
• ETİYOLOJİ:
– İlaçlar ? (NSAİİ, SSRI grubu antidepresanlar,...)
– Otoimmun ? (Birlikte Gluten enteropatisi, RA, pernisiyöz anemi, otoimmun tiroidit, ...) Diğer taraftan glutensiz diyetin hiçbir katkısının olmadığı görülmüş.
– Epitelyal inflamasyon ve submukozal kollajen birikimi nedeni ile mukozadan sodyum ve potasyumun emilemediği, ishalin bu sebeple ortaya çıktığı gösterilmiştir. Yine bu hastalarda klor emiliminin sekresyonun gerisinde kaldığı bulunmuştur.
– Mukozal VEGF artışı; fibrozis artışı.
Ayrıcı Tanı:
• Gluten enteropatisi
• Giardiazis
• İrritabl barsak hastalığı
• Crohn hastalığı
• Hipertirodi
• İskemik kolit
• Laksatif kullanımı (herbal)
Laboratuar:
• Anemi
• Hipokalemi
• Yüksek sedimentasyon
• Malabsorpsiyonun diğer bulguları
• Otoantikorların varlığı (antiparietal hücre Ab, anti TG Ab, anti TPO, anti endomisium Ab)
• Tüm görüntüleme yöntemlerinde normal bulgular.
• Biyopsi özellikle rektosigmoid alan ve sağ kolondan alınmalıdır.
BİYOPSİ:
– Lamina propriada lenfosit, plazma hücresi ve eozinofil topluluklarından oluşan inflamasyon.
– İntraepitelyal lenfositoz (Beyaz oklar).
– Epitelde harabiyet (mikroskopik)
– İnflamatuvar barsak hastalığında görüldüğü düzeyde olmasa da hafif kript deformasyonu gözlenebilmekte.
– Lamina propriyada > 10 µm kollajen tabakası (Siyah oklar).
TEDAVİ:
• 1. Basamak: Anti-diarrheal ilaçlar ve diyet
– Loperamid
– Diphoxylate/atropine (Lomotil)
• 2. Basamak: Bismuth subsalicylate, mesalamin,
kolestiramin
– Pepto-Bismol 3x1 tab/gün (1-2 ay boyunca, vakaların %90’ında etkili)
– Salofalk (meselamin); 3 gr/gün
– Kolestran 8 gr/gün (Özellikle safra asit malabsorpsiyonu olanlarda)
• 3. Basamak: Steroid
– Budenosid (2 ay)
– Yüksek doz prednizolon (1 mg/kg, 2 hafta)
• 4. Basamak: İmmunsupresif tedavi
– Azotiyopurin
– 6-merkaptopurin
Cerrahi girişim
|